18. Ve 19. Yüzyılda Ankara’daki vakıf hanları son derece dikkat çekicidir. Günümüzde hala ayakta kalan bu hanlar mimari açıdan önemli kültürel değerler taşımaktadır. Genelde Ankara’da yoğunlaşan bu hanlar, vakıf hanları olarak bilinmektedir. Çünkü günümüzde vakıflara aittir.

İstanbul ve Ankara’da birçok örneği bulunan bu hanlar genel olarak savaş ve işgallerden sonra yıkıntı haline gelmiştir. İstanbul’da günümüze kadar kalan ve faaliyet gösteren hanlar, genelde otel olarak kullanılmaya devam etmektedir. Ancak bir çoğu günümüze kadar ulaşmamış, ulaşanlar ise restore edilerek ilk özelliklerini yitirmiştir. 

Eminönü’nde ise hala aktif olarak kullanılmaktadır. Vakıf Han gibi birçok alanda kullanılan dükkanlar eski tip alışveriş merkezleri şeklinde üretilmektedir. Bu yüzden vakıf hanları olarak tercih edeceğiniz birçok yapıyı incelemek istediğinizde çok eski tarihine göz atmanız uygun olacaktır. 

Pirinç Hanı

18. yüzyılda yapılmış, 1935’lerde Belediye tarafından kamulaştırılarak yıkılmış ve yerine ilkokul yapılmıştır. Ancak günümüzde kullanılmamaktadır.

Bala Hanı

Günümüzde hala kalıcı olan ve kullanılan bu han, 19. Yüzyılda yapılmıştır. İki katlı karkaslı bir yapı şeklindedir. Pirinç hanı sokağında yer almaktadır. Hala günümüzde kullanılmaktadır. 

Kırmızıoğlu Han

At Pazarı meydanında bulunan ve Madran Bakırer gibi yapıların iki katlı ahşap karkas şeklinde olduğu bu alanlarda birçok farklı yapı kalmıştır. 

Hayret Han

1940 yıllarında yıkılan ve yerine belediyenin dükkanlarının yapıldığı bu alanlarda eskiden mezarlık bulunmaktadır. Mezarlıkların kaldırılmasının ardından eski yapıya dair bir kalıntı kalmamıştır. 

Yıldız Han

Pilavoğlu Hanı’nın doğusunda halen kullanılmakta olan 19. Yüzyıl sonu hanlarındandır. Bu han da Atpazarı bölgesinde yer almaktadır. 

Ağazade Hanı

1736 yılında inşa edilen ve iki katlı bir avlusu bulunan handa Ağazade Hanı yıkılmış ve yerine şimdiki Güven Çarşı’sı inşa edilmiştir. Günümüzde de kalıntıları yok olmuştur. Ankara’daki vakıf hanları genelde Koyunpazarı mevkilerinde yer almaktadır. 

Muslu Han

18. Yüzyılda yapılan bu yapı, Ankara’nın eski hanlarından ve günümüze kadar ulaşamamıştır.  Birçok hanın önü dükkanlarla kapatılmıştır ve birçok arkeoloji çalışmasında dahi varlığı hatırlanmamıştır. Bu yüzden birçoğu yıkıntı şeklinde ve üzeri örtülü biçimde dejenere olmuştur.